Wienst

Monday, December 9, 2019

Reenkarnasyon


  Merhaba, siz de mi ölümlüsünüz? Şey, ben size ölümden sonrasını anlatmakla görevliyim. Bir çoğunuz tahmin etmiştir, pekala. Evet, öldükten sonra hiçbir yere gitmiyorsunuz. Bir deneyimli olarak söyleyebilirim ki çok iğrenç bir his. Vücudunuzu hissediyor ama vücudunuza farklı bir açıdan bakıyorsunuz. Buna bizim aramızda beyin ölümü diyoruz. Kalbiniz çoktan durdu, beyne oksijen gitmiyor ve beyniniz yavaş yavaş ölüyor. Bu sırada anılarınızı unutuyorsunuz. Hayatınızın tamamını. Umut ve arzularınızı, sır gibi yalanlarınızı. Her şeyi...
 
  Şimdi ruhunuz sadece karanlığın içinde cesedinize bakıyor. Tanrı buna bayılıyor, çok iğrenç bir espri anlayışı olduğunu söyleyebiliriz. Sizi orada vücudunuza bağlı tutuyor. Tabii ki sizde vücudunuzun çürüyüşünü izliyorsunuz. Ha bu arada sonsuz, uçsuz bucaksız bir karanlık var. Bir anda çok yoğun bir ses karanlığı titretiyor:''Dersini aldın mı insan?'' diyor. ''Ne dersinden bahsediyorsun?'' diye cevap veriyorsun. Tüm anıların vücudunla yok oldu zaten. Aldıysan da çoktan unuttun. Ses sinirleniyor ve: ''Dersini alamamışsın, ceza olarak bir yaşam daha süreceksin.'' diyerek kükrüyor. Harika! Şimdi tekrar bir beden bulmak zorundasın. Bir beden bulup, doğuyorsun.Yaşam oyununa hoş geldin.
 
   Merhaba siz de mi ölümlüsünüz?

Sunday, December 8, 2019

The Game

*Yaşamayı seviyor musun?
A- Evet
B- Hayır
*Bir şeylerden korkuyor musun?
A- Evet
B- Hayır
*Hislerinin seni yönetmesine izin verebilir misin?
A- Evet
B- Hayır
*Teslim olmak bir kabulleniş midir yoksa bir kaçış mı?
A- Kabullenmek
B- Kaçmak
*İnsanlar ürkütücü mü?
A- Evet
B- Hayır
*Bazen ne yaptığını bilemez hale geliyor musun?
A- Evet
B- Hayır
*Keserek öldürmek istediğin insanlar var mı?
A- Evet
B- Hayır
*Ağlamayı seviyor musun?
A- Evet
B- Hayır
*Ağlatmayı seviyor musun?
A- Evet
B- Hayır
*Son soru. Beni seviyor musun?
A- Evet
B- Hayır
İddialara göre bu test 1970 yılında bir psikoloğun hastalarına uyguladığı "the game" adında bir testti. 10 sorunun 10 tanesinde de B şıkkını seçen diyen insanlar testi yaptıkları günün gecesinde ölü bulundular, psikologsa kayıplara karıştı.

Seri Katiller - Loka

 Loka, tüm zamanların en iğrenç, en psikopat katillerinden biridir. Loka, 6 aylık kardeşinin kafasını keserek, annesinin kafasını matkapla delerek, babasını da kürekle vura vura öldürüp foseptik çukura attı. Daha sonra genelevde çalışan Loka, ilişkiye girdiği erkekleri öldürüp bağırsaklarıyla kendine ziyafet çekmiştir. 1991 yılında intihar etmiştir, intihar sebebi bilinmiyor.

Seri Katiller - Zodiac

  İlk cinayetini 1969 yılında işleyen ve aslında oldukça sıradan bir seri katil olan Zodiac'ın bu kadar ünlü olmasının tek nedeni, yakalanamamış olması ve halen kimliğinin bilinmiyor oluşudur. Genellikle genç çiftleri kendine kurban seçen Zodiac'ın 37 kişiyi öldürdüğü tahmin edilmektedir. Zodiac cinayetleri işledikten sonra polis merkezini arayarak kendini ihbar etmekte, çözülmesi durumunda gerçek kimliğinin ortaya çıkacağını söylediği mektuplar bırakmaktaydı. Bu mektuplardan yalnızca birinin şifresi çözülebilmiş fakat kimliğiyle ilgili herhangi bir ipucu bulunamamıştır. Zodiac katili 2007 yılında vizyona giren, başrollerinde Robert Downey Jr ve Jake Gyllenhaal'ın oynadığı, yönetmenliği David Fincher'ın üstlendiği Zodiac filmine konu olmuştur.‪

Seri Katiller - Wuornos

 Amerikan tarihinin ilk kadın seri katili olan Wuornos'un 7 kişiyi öldürdüğü iddia edilse de yalnızca beşinin cesedi bulunabilmiştir. Babası, henüz Aileen doğmadan çocuk tacizinden yargılandığı sırada kendini asarak intihar etmiş, annesi ise onu henüz altı aylıkken terk etmiştir. Büyükannesi ve büyükbabası tarafından büyütülen Wuornos, 13 yaşında tecavüze uğramış ve gayri meşru bir çocuk dünyaya getirdiği gerekçesiyle evden kovulmuştur. Kısacası korkunç bir çocukluk dönemi geçirmiş ve insanlardan nefret eder hale gelmiştir. İşlediği cinayetlerin sebebini de bu şekilde açıklayan Wournos, 2002 yılında idam edilmiştir. 2003'te vizyona giren Monster filmine ve 1993 tarihli Aileen Wuornos: The Selling of a Serial Killer adlı belgesele konu olmuştur.‪

Uyanık Olduğunu Biliyorum

  Saatlerdir yatağımda uzanıyorum. Saat gece 3:30 ve yapacağım hiçbir şey yok. Şuan ki durumumun en kötü tarafı ise ne biliyor musunuz ? Ailemle aynı odadayım. Bana bakmaya devam ediyorlar. Ve onlara geri bakmaktan kendimi alıkoyamıyorum. Ağlamamak ya da çığlık atmamak için kendimi zor tutuyorum.
İkisininde gözleri bana odaklı ve ağızları sonuna kadar açık. Güçlü bir kan kokusu var ve korku içimi kaplamış durumda.Şöyle bir durum var , şuan uyanık olduğumu gösteren herhangi bir hareket yaptığım anda kelimenin gerçek anlamıyla boku yemiş olacağımı biliyorum. Öleceğim ve etrafta beni kurtaracak kimse yok. Bir kaçış yolu bulmaya çalışıyorum.Ama bulabildiğim tek yol kapıya doğru koşup dışarı çıkmak ve yardım için bağırarak birinin beni duyması için dua etmek. Riskli olduğunu biliyorum ama daha fazla burda durursam öleceğim. Benim uyumamı ve benim için bıraktığı şaheseri görmemi bekliyor. Muhtemelen şuan neler olduğunu merak ediyorsun.Yaklaşık 3 saat önce evin diğer tarafında çığlık sesleri duydum. Ayağa kalktım ve gidip sesin ne olduğunu kontrol etmeden önce banyoya gitmeye ihtiyacım olduğunu fark ettim. Yapılacak en mantıklı şeyi yapıp hemen gidip sesi kontrol etmek yerine banyoya gittim. Banyoda işim bittikten sonra banyonun kapısını aralayıp dışarı baktım.Halıda kan vardı. Diğer her insanın yapacağı şeyi yapıp odama döndüm, arkama bakmadım. Ve direk yatağıma yatıp örtüleri üzerime çektim.Kendimi hemen uykuya geri dönmemi, şuan olan her şeyi garip bir rüya ya da onun gibi bir şey olduğuna ikna etmeye çalıştım. Yatak
odamın kapısının açıldığını duydum.Ve örtülerimin arasından bakış 
atarak neler olduğunu görmeye çalıştım.Bir şeyin ailemin ölü bedenlerini odama sürükleyişini görebiliyordum. O şey kesinlikle bir insan değildi,o kadarını söyleyebilirim. Saçsız, gözsüz ve kıyafetsizdi. Sırtındaki kamburla bir mağara adamı gibi yürüyordu. Ama bu şey herhangi bir mağara adamından
daha akıllıydı.
Babamı yatağın ucuna oturttu.Sonra annemi sandalyeye oturttu ve
vücudunu bana doğru döndürdü. Sonra ellerini duvara sürtmeye başladı, kanla kapladı. Daireler çizerek şeytan figürleri yapıyordu. Şuan yaptığı şeye muhtemelen bir şaheser denilebilirdi.
Bitirmek için duvara benim karanlıkta okuyamadığım bir mesaj yazdı.Sonra yatağımın altına girdi. En korkunç şey ise şuan gözlerim karanlığa alıştı ve baktığım anda mesajı okuyabileceğimi biliyordum. Bakmak istemiyorum.Çünkü düşünmesi bile çok korkunç.Ama ölmeden önce duvarda yazan şeyleri görmek istiyorum.
Canavarın yazdığı şahesere göz atıyorum ve okuyorum
''Uyanık Olduğunu Biliyorum ''

Seri Katiller - Dean Corll

  Annesinin ikinci eşiyle birlikte kurduğu şekerci dükkanının büyüyerek bir şeker fabrikasına dönüşmesiyle Dean Corll fabrikanın başına geçmiş, yoksul çocuklara ve öksüzlere yaptığı yardımlar nedeniyle de "Şeker Adam" diye anılmaya başlanmıştır. Kısa bir süreliğine orduya katılan fakat eşcinsel eğilimleri olduğu gerekçesiyle ordudan uzaklaştırılan Corll, tekrardan fabrikanın başına geçerek yardımlarını sürdürmüş fakat bir süre sonra işler kötüye gitmeye başlayınca fabrikayı kapatmak zorunda kalmıştır. Hakkında özellikle erkek çocuklara cinsel istismarda bulunduğu iddiaları günden güne yayılan Corll, ilk cinayetini 1970 yılında 18 yaşında bir öğrenciyi yakarak gerçekleştirmiştir. Daha sonraları yaşları 10-18 arasında değişen 27 çocuğu tecavüz ettikten sonra işkencelerle öldürmüş, cinayetleri işlerken yanında bulunan ve ona para karşılığında çocukları getiren 18 yaşındaki Elmer Henley tarafından vurularak öldürülmüştür. Elmer Henley açıklamalarında ona da tecavüz etmeye kalktığını ve bunun için öldürdüğünü söylemiştir.

Reenkarnasyon

  Merhaba, siz de mi ölümlüsünüz? Şey, ben size ölümden sonrasını anlatmakla görevliyim. Bir çoğunuz tahmin etmiştir, pekala. Evet, öldükt...